İsrail merkezli haber kaynaklarına göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın, İran ve Gazze politikalarında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaşadığı fikir ayrılıkları nedeniyle, ABD yönetiminde görev yapan üç üst düzey İsrail destekçisini görevden aldığı iddia edildi. Bu gelişme, iki ülke arasındaki stratejik iş birliğinde çatlaklar oluştuğu yönünde yorumlara neden oldu.
İsrail’in önde gelen gazetelerinden Yedioth Ahronoth, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun, biri ABD-İsrail çifte vatandaşı olmak üzere, İsrail ile yakın ilişkileriyle bilinen üç üst düzey yetkilinin görevine son verdiğini ileri sürdü. Bu kararın ardında yatan temel nedenin ise, Trump’ın dış politika alanında inisiyatifi tamamen kendi eline alma arzusu olduğu ifade ediliyor.
Tel Aviv’deki kaynaklar, bu görev değişikliklerinin yalnızca bürokratik bir düzenleme olmadığını, aksine İran’a yönelik olası askeri hamleler ve Gazze’deki kriz gibi kritik konularda Trump ile Netanyahu arasında derin görüş ayrılıklarının bulunduğuna işaret ettiğini belirtiyor.
Görevden alınanlar arasında en dikkat çeken isim, İran ve İsrail birimlerinin koordinatörü olarak görev yapan ABD-İsrail çifte vatandaşı Merav Ceren. Ceren, Trump’ın daha önce görevden aldığı Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Waltz tarafından atanmıştı. Waltz, yönetimdeki en güçlü İsrail destekçilerinden biri olarak tanınıyordu.
Bir diğer isim ise Afrika biriminde koordinatörlük görevini yürüten Eric Trager. Trager de tıpkı Ceren gibi İsrail lehine görüşleriyle öne çıkan bir bürokrattı.
Üçüncü isim ise ABD’nin Orta Doğu Özel Temsilci Yardımcısı Morgan Ortagus. İsrail yanlısı tutumlarıyla tanınan Ortagus, özellikle Lübnan’daki temaslarında dikkat çekici bir profil çizmişti. Davut Yıldızı sembollü takılar kullanması, İsrail’e olan yakın duruşunun sembolik bir göstergesi olarak yorumlanmıştı.
İsrail basınında çıkan yorumlara göre, bu görevden almalar Tel Aviv’de rahatsızlıkla karşılandı. Özellikle ABD Ulusal Güvenlik Konseyi’nde yaşanan bu değişimlerin, Trump’ın İsrail’e olan desteğini azalttığı yönünde algılandığı ifade ediliyor. Ancak bazı İsrailli kaynaklar, görevden almaların doğrudan İsrail karşıtı bir tutumdan değil, Trump’ın dış politikayı kişisel kontrol altına alma isteğinden kaynaklandığını savunuyor.
Görevden alma kararlarının, yalnızca bürokratik bir yeniden yapılanma değil, aynı zamanda Trump ile Netanyahu arasındaki gerginliğin bir sonucu olduğu da öne sürülüyor. Trump’ın yardımcısı JD Vance ile birlikte bu kararlara imza attığı belirtiliyor. İsrail destekçisi daha fazla yetkilinin de görevden alınabileceği konuşulurken, bu sürecin ABD-İsrail ilişkilerine uzun vadeli etkileri olabileceği değerlendiriliyor.
Geçtiğimiz günlerde Trump’ın, Netanyahu’ya “İran’la yürütülen nükleer müzakerelere zarar verecek adımlardan kaçınması” yönünde açık uyarılarda bulunduğu biliniyor. İsrailli güvenlik analisti Amos Harel ise, Trump’ın Netanyahu’nun sürekli siyasi manevralarından rahatsız olduğunu ve bu nedenle İsrail’e, özellikle Gazze’ye insani yardım sağlanması konusunda baskı yaptığını yazmıştı.
Bu gelişmenin, esir değişimi gibi hassas başlıklarda Netanyahu hükümetini daha fazla taviz vermeye zorladığı da iddialar arasında.
Trump yönetiminin aldığı bu kararlar, ABD-İsrail ilişkilerinde yeni bir dönemin habercisi olabilir. Özellikle İran ve Filistin politikalarında yaşanan görüş ayrılıkları, Washington’un İsrail’e koşulsuz destek politikasında bir değişim sinyali olarak yorumlanıyor. Bu durumun, bölgedeki diplomatik dengeleri nasıl etkileyeceği ise önümüzdeki süreçte netlik kazanacak.
![]() |
Güzel Köylü Dizisi Oyuncuları |
![]() |
Tesettürlü Nişanlık ve Duvak Modelleri Leyla Kılıç |
![]() | İrem Derici Yeni Hali Mert Akça |